Tartışmadan da Anlaşabiliriz...

"Bu kıyafetin hali ne? Hiç mi elinden bir şey gelmez?" diye bağırdı kocasına. "Kaç defa dedim, bu kıyafetleri düz çevirip kirli sepetine atacaksın!"

Erhan, sakin hareketlerle istifini hiç bozmadı. Çevirmediği kazağını düzeltip kirli sepetine koydu. Sonrasında da karısına tebessümle "Sana her şeyi annem öğretti. Şimdi böyle mi olduk Melis hanım!"...

Melis bir anda yutkundu, yanakları kızarmış şekilde kirli sepetini kapattı. Diyecek söz bulamadı, bir taraftan "Err-hann-canımm öyle demek istemedim." dese de kocası çoktan sokak kapısını kapatıp çıkmıştı dışarı.

Nasıl çıkardı? Hava çok soğuktu ve Erhan ev pijamalarıyla çok üşürdü...

                                                                           

Kapı sesinden sonra Melis şaşkınlıkla koridorda kalakaldı. Kendisini ister istemez sorgulamaya başladı. Aslında böyle şeyler yapmaz, kocasına böyle konuşmazdı. Tamam temizlik düzen konusunda disiplinliydi ama bu defa ileri mi gitmişti? "Disiplinli düzenli olacağım diye acaba takıntı haline mi dönüştürdüm?” diye düşündü. Teyzesinin kızının da böyle düzen takıntısı vardı. Sonra o düzen, temizliğe doğru evrilmiş bütün ev halkını canından bezdirmişti. Evi her gün çamaşır sularla siliyor, ıslak mendilsiz yaşayamıyordu. En sonunda boşanma noktasına gelmişlerdi de aileler araya girmişti.

"Yok yok ben öyle değilim." diye mutfağa yöneldi. Ama içeri odalara giderken içinde kocaman bir boşluk oluştuğunu hissetti. O da Erhan'ın boşluğuydu... Erhan her zamanki yerinde yoktu. Sehpasına koyduğu kahve daha soğumamış, dumanı üstündeydi. Kumandası, açtığı haber kanalı...

Melis, "Ben ne yaptım böyle?" diye kızdı kendine...

Gerçekten de kayınvalidesi Sevgi Hanım ona tüm bildiklerini öğretmişti. Çünkü kendisi de gelini gibi küçük yaşta annesini kaybetmişti. Bu yüzden kendi yaşadıklarını anımsar her zaman gelinine anlayışlı davranırdı. İki kızı bundan pek haz etmeseler de, "Onun annesi yok." diye gelinini kayırırdı.                                                                                                       

                                                                            

Melis'e misafir gelecekse Sevgi Hanım imdadına koşardı. Acil bir durumda çocuklar ona bırakılırdı. Temizliği yetiştiremediğinde gelinine destek olurdu. Acil durum butonu gibi bir şeydi Sevgi Hanım. Bebek bakımından ev düzenine, yemek işlerinden temizliğe kadar her şeyi Melis'e o öğretmişti. Erhan da aynı annesi gibiydi. Melis'e karşı her zaman nazik ve sabırlıydı.

Melis, annesinin vefatından sonra büyük teyzesi ile kalmış çok bedel ödemişti. Oradaki çabasını düşündü, o zamanlara göre şimdilerde çok rahattı. Büyük teyze yaşlı olduğu için o zamanlar tüm evin işi kendisi yapardı. Tabi kayınvalidesi kadar becerikli değildi, kendi çapında yapıyordu işleri. Ailenin en küçüğü olduğu için anımsadığı tek şey çok yorulduğu ve hiç oturmadığıydı. İnsan emek verdiği yere karşı daha düşkün, daha anlayışlı oluveriyordu. Teyzesine karşı hiç böyle taşkınlıklar yapmamıştı. Sonra yaşadığı bu rahatlık, kendini nankörlük girdabına mı sokmuştu acaba?

"Evlendi evleneli fazla mı rahat etmişti?" diye kıyaslamaya başladı. Biraz suratı düşse, kayınvalidesi "Ailen yok ama biz varız." derdi. Dezavantajın yanındaki avantajları ona gösterir, olumsuz olayların içindeki olumlu şeylere dikkat kesilmesini isterdi. Hayat kendi ailesini almıştı ama ona yeni bir aile vermişti. Hem de eski ailesini aratmayan... Geçmişe baktı, şimdi yaşadıklarına baktı. Durduk yere kocasını da kırmıştı.

 

Düşündü, Erhan'ın sevdiği yemekleri hazırlamaya karar verdi. Yıllar içinde eli pratikleşmiş aynı anda birkaç çeşidi çıkarır olmuştu. Güzelce sofrayı kurdu, eşini beklemeye koyuldu. Neyse ki çocuklar bu akşam babaannelerinde kalacaktı. Erhan çıkalı 2 saat olacaktı neredeyse merak etmeye başladı. Tam kayınvalidesini arayacaktı ki kapı açıldı. Erhan, titreyerek kaloriferin kenarındaki koltuğuna oturuverdi.

"Sevdiğin yemeği yaptım." dedi Melis.

"Aldım kokusunu." diye yanıtladı.

Melis çorbaları koyarken "Hadi gel soğutmam" dedi.

Erhan: "Bir daha soğuk havalarda tartışmayalım, eve dönüş zor oluyor." dedi.

Sonrasında da birlikte gülüşmeye başladılar. Uzatmadan, Melis yaptığı hatanın farkına varmıştı. Aslında tartışmadan da anlaşabilirlerdi.


&

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabilir öğrenir.


"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu











Yorumlar

  1. Tartışmak problemi çözüyor mu? Şimdiye kadar ben görmedim. Ama uzlaşmak hayatta insana keyif veriyor...
    Hayatta ulaşanlardan olabilmek dileğiyle...

    YanıtlaSil
  2. Fiziksel olarak soğuğu ve soğuyan bir ilişkiyi anlatsa da sıcacık bir son ve sıcacık bir mesaj olmuş.
    Kaleminize sağlık hocam ☺️🌸

    YanıtlaSil
  3. İnsan gerçekten rahatlıkta çacuk nankörlük yapabiliyor. Emeğinize kaleminize sağlık, hem öğretici hem tebessüm ettiren bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  4. Okurken sanki gözümüzde canlanır gibi oldu, yaşadığımızdan mıdır sizin samimi aktarımınızdan mıdır bilemiyorum :)) emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  5. Çok samimi bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  6. İnsan emek vermediği yöne çok cabuk nankörleşebiliyor... Dopru tepkiler verebilmek umuduyla ... Teşekkürler 🌷

    YanıtlaSil
  7. Ne tatlı bi yazı olmuş:)

    YanıtlaSil
  8. Düzen, hepimizin huzurla yaşaması için var, eğer amacının üzerinde olursa birbirimizi kırarız…elinize sağlık

    YanıtlaSil
  9. Kıymetli olan tartışmanın hemen ardından bu fark etme hali belki de ilişkileri uzun ömürlü yapan, insanın dönüp kendi hatalarını toparlamak için gösterdiği çaba… Elinize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  10. Bir Tebessüm 🍉30 Aralık 2024 21:03

    Sonu boyle biten eş anlaşmazlıkları ne güzel😊

    YanıtlaSil
  11. “Tartışmadan da anlaşabiliriz” ne güzel 😊🌸 Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  12. Doğruyu güzel yapabilmek ne kadar önemli. İnsanın yaptığı hatayı kabul edip kendini sorgulaması düzeltmeye çalışması dönüşümünü kolaylaştıran bir sebep 🌷

    YanıtlaSil
  13. Ne kadar samimi ne kadar güzel bir yazıydı…okurken yaşadım…sade anlaşılabilir ve sonu çok sevimliydi…yaşantına sağlık🙂

    YanıtlaSil
  14. Emeğinize sağlık… 🌱

    YanıtlaSil

Yorum Gönder