Azı Küçümseme..

Çocuğunun ağlama seslerine uyandı Ayşe. ‘Neden ya? Neden bu saatte kalkıyorsun? Ne olurdu azıcık daha uyusan. Bir türlü dinlenemiyorum!’ diye yakınıp çocuğa sorular sorarak başladı güne.

Ev her zamanki gibi dağınıktı. Çocuğunun odası, mutfak, salon... Odalara ait olmayan eşyaları gördükçe deliriyordu Ayşe. Tüm gün temizlik ve yemek yapıyor ama yine de hiçbir işe yetişemiyor gibi hissediyordu. ‘Neden bütün gün temizlik yapmama rağmen yetişemiyorum?’ diye düşündü.

                                                                           

Oğlu Akif de hiç yerinde duramıyor, sürekli Ayşe’nin dibinde bitiyordu. O varken temizlik yapmak çok yorucu oluyordu. Bir yeri toplarken Akif arkada başka yeri dağıtıyordu böylece ev hiç derli toplu kalamıyordu.

Etrafın dağınıklığı gün geçtikçe bunaltıyordu Ayşe’yi. Akif’e de tahammülü azalıyor, ne yapacağını bilmez halde çevresindeki çocuklu arkadaşlarına dert yanıyordu. Yine bir gün arkadaşlarıyla dışarıda bir kafede buluştu. Fatma, Nergiz, Meltem… Hepsi de ev işlerini salmıştı.

‘İşler durursa dursun ne yapayım? Çocuğumdan önemli mi?’ diyorlardı.

‘Tamam çocuğum elbette önemli ama ruhum daralıyor iş yetiştiremiyor olmak canımı sıkıyor, baksana sosyal medyada insanların evine tertemiz. Ben de temiz düzenli evde yaşamak istiyorum.’ dedi.

‘Azı küçümseme’ dedi Aslı.

’Ne demek istiyorsun?’                                                                                                                                                                                                                                                                                     

Günlük haftalık ve aylık rutinler belirleyebilirsin. Dağılan yeri hemen toplarsan birikmez. Uyumadan önce 15 dakika zamanlayıcı tutup, atıyorum salonda salona ait olmayanları bir sepete koyarak hızlı bir şekilde toparlayabilirsin. Akif’in uyku rutininden önce oyuncakları Akif’le beraber toplayabilirsin.

Bir an duraksadı Ayşe. Hakikaten azı küçümsediğini fark etti. 5 dakika, 10 dakika az ama çok şeyi yoluna koyabilir… Çocuğunun bezini değiştirdikten sonra, kirli bezi kenara attığı gözünün önüne geldi. Çocuğun kıyafetini değiştirdikten sonra kirlileri kapının önüne biriktirdiğini anımsadı. Aslında evi dağıtan Akif değil kendisiydi. Ayşe için temizlik demek aslında tüm gün dip köşe temizlik yapmak demekti. Her ne kadar artık dağınıklıktan dolayı dip köşe temizlik yapamasa da o temizliği yapmadığında temiz hissetmeyecekti. Halbuki azı küçümsemese, aldığını yerine koymayı ertelemese, derlerse toplasa bu kadar büyümeyecekti.

 

Sadece temizlik de değil üstelik, bu stratejiyi ertelediğim birçok konuda uygulayabilirim, diye düşündü Ayşe. Aylardır eline alamadığı kitabı birer sayfa okumuş olsa her gün, bugün belki de okumayı tamamlamış olacaktı.

Sizin de aklınıza gelen, azı küçümsediğiniz yerler var mı?

Günde 5 dakika bile ayırsam şimdiye tamamlardım dediğiniz işler? 3 dakika sürebilecek rutinler?

Başlamanın tam zamanı..

 …

&

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabilir öğrenir.

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu