Rota Oluşturuluyor… Lütfen Bekleyiniz

Nergis yapılacakları düşündü. Baktı olmayacak, “Liste hazırlayayım bari.” dedi. Maddeler eklendikçe ekleniyordu. Bunu yaptıkça da zihni rahatlıyordu. Bir yandan da daha önceden zihninin arka köşesine ittiği yapılacak işleri ortaya çıkıyordu. Nihayet bitirdiğinde ise listeyi karşısına aldı. Yazdıkları arasında önceliklendirme yapması gerekiyordu. “Heh şimdi oldu.” dedi yüksek bir sesle. Listesine göz gezdirdiğinde haftalık kendine koyduğu hedefleri gördü.

Hayatımızda da böyle değil midir? Her insanın bir amaç doğrultusunda hedefi olmalıdır.

                                                                        

Amacı olmayan insan adeta dümeni olmayan bir gemi gibi değil midir? Denizde yol kateder ama nereye doğru? Yönü belirsiz… Bir yere yaklaşmıyor da uzaklaşmıyor da. Bazı günler dalgalarla çalkantılı, bazen fırtınalarla korkutucu, bazense durgun sakin bir şekildeyken zaman akıp geçiyor. Peki yönü olmayan bu gemi için geçen zamanın bir anlamı var mıdır?

Nergis’in iş yerinde bir toplantı yapılacaktı ve bunun için önceden herkese bir döküman dağıtılmıştı. Konu hakkında yorum yapabilmeleri ve fikir üretebilmeleri için bu dökümanı önceden okuması gerekiyordu. Dökümanı tam eline aldığı sırada “Masam çok dağınık, masayı bir toparlayayım daha iyi konsantre olurum” diye düşündü. Dağınıklıkları kaldırıp masayı silmek için bir bez almaya gitti. Bezi alırken çamaşır makinesine çamaşır attığını ancak çalıştırmadığını fark etti. Makineyi çalıştırdı. Bez elindeyken önce mutfağa gitti. Masadan topladığı bulaşıkları makineye dizdi. O sırada kahve koyayım diye düşündü. Kahve kalmadığını fark ettiği için eline telefonu aldı, “Uygulamadan sipariş vereyim, kahvemi alıp okurum daha iyi odaklanırım, kendime gelirim hem” diye düşündü. Uygulamada istediği kahveyi bulamadı. “Zaten çok pahalıya geliyormuş ya, iki dakika gider gelirim market şurada.” diye düşündü. Hızlıca üzerini değiştirip markete gitti ve geldi. Daha yapacağı işe başlamadan yorulmuştu. Nefeslenmek için koltuğa oturdu. Koltuktan kalktığında saate baktı. Raporu okuyayım diye masaya oturacağı vaktin üzerinden 3 saat geçmişti. Sonra gözleri yarım bıraktığı işlere kaydı. Makine bitmiş, çamaşırlar asılmak, market poşetinin içindekiler ise yerleştirilmek üzere bekliyordu.                                                                                                                                                                    

İnsan kendine koyduğu küçük hedeflerde bile zorlanabiliyor. Ne zaman bitirmesi gerektiği belliyken ortada bir zaman baskısı varken bile… Peki neden? Hedefine odaklanamamış, olaya net girememiş… “Evet! Şu anda bunu yapacağım ve dikkat dağıtıcı her şeyi umursamadan bitireceğim.” diyemediği için. Nergis en başta raporu eline alıp okusaydı, şurada okuyacağı 10 sayfalık rapor 30 dakikasını bile almazdı. Ama o, yapması gereken basit ve kolayca yapabileceği bir şeyi yapmak için sündürdü de sündürdü ve aradan çok vaktin geçmesine sebep oldu. Şimdiyse raporu okuyası hiç yoktu. Bir de az vakti kalmıştı. İnsan yapması gereken işler belli iken bile güncel telaşın içinde bambaşka şeyler yaparken bulabiliyor kendini. Peki bir insanın hayatında bir amacı ve o amaç doğrultusunda hedefleri yoksa ne yapabilir? Bir amacı olması gerektiğinin bilincinde değilken… 

Şu anda hayatımızda uğraşabileceğimiz o kadar çok ve çeşitli güncel şey var ki… Dikkatimizin dağınık olması normalleşti ve artık bunun bir problem olduğunu bile anlayamıyoruz. Güncel dertlerimiz içerisinde boğuşup duruyoruz.

Halbuki bu hayatta bir amacı olan insanın yönünü değiştiremezsin. Tıpkı dümeni olan bir gemi gibi belli bir yönü varsa… A noktasından B noktasına gidecekse… Dalgaların hiddetlenmesi, rüzgarın çıkması… Bunlar hiç önemli değil. Dümen ve yelkenler sayesinde biraz çaba harcayarak yönü doğrultusunda yol alabilir. Yol almak amaç olmamalıdır. Yalnızca amaca götüren bir hedef olmalıdır. Bir insanın da bir amaç doğrultusunda yönü olmayınca ilişkilerde yaşadığı, ailesiyle arkadaşlarıyla yaşadığı, iş hayatında yaşadığı problemler ve daha nice problem insanı gerektiğinden fazla yorar. Her yeni gelen bir problem ile de başka bir yere savrulur durur. Bir amacı olan insan ise yönünde kararlı, sağlam ve dik duruşlu olur. Varacağı yer ona umut verir, yaşadığı problemler ise anlık çözülmesi gereken küçük pürüzler haline gelir…                                                                                                                                                                               

Peki amacım doğrultusunda hedeflerimi nasıl belirleyebilirim diye düşündü Nergis. Hayatını belli bir amaç etrafında toplamaya karar vermişti. Bir yerden başlamalıydı. Bu amaç doğrultusunda da bir yapılacaklar listesi oluşturmak istedi. En azından bir haftalık bir liste ile başlayabilirdi. Yapabileceği küçük bir liste yapıp deneyebilirdi. Sonra yapabildikleri ve yapamadıklarını değerlendirir buna göre listesini güncellerdi.

Hadi o zaman kolları sıvayalım kızım Nergis...

&

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabilir öğrenir.

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu