Rota Yeniden Oluşturuluyor

Kışlık için hazırlıklar başlamıştı Oya’nın mutfağında. Ailesinin gönderdiği yeşil fasulyeleri çoktan ayıklayıp, temizleyip buzluğa yerleştirmişti. Domatesleri de hazırladı ve sıcak sıcak kavanozladı. Sıra yeşil biberlerden yağlı turşuları yapmak kalmıştı. Bütün bunları işten arta kalan zamanında yapıyordu. Eskiden saçma bulduğu ve sadece ev hanımı olanların yapması gerektiğini düşündüğü şeylerdi. Halbuki şimdi eline ne gelse kavanozlayabilirdi. Son zamanlarda gündeminde şekersiz reçeller bile vardı.

                                                                 

Oya geçmişe dönüp orta okul, lise yıllarını hatırladığında yüzünde acı tatlı bir tebessüm oluşuyordu. O vakitlerde üniversite sınavlarına hazırlanırken motivasyon kaynağı; çalışan, özgür bir kadın olmaktı.  Ayakları üzerinde duran, kendi ev düzeninde yaşayan, kendi arabası olan kariyer sahibi bir genç kadın… Oya tüm sınav maratonlarını bu motivasyonla atlattı. Hatta “ev hanımı olmamak” için üniversite okuyup çalışacağını savunuyordu. Öyle de oldu…
Yıllar geçti ve tam da hayalini kurduğu gibi bir hayatı olmuştu. Fakat Oya bunca zaman geçtikten sonra kendini menemen yaparken buluyordu. Ekmek nasıl pişiririm? Meyvelerden şekersiz meyve suyu nasıl olur? Kendi makarnamı yapabilir miyim ki? Soruları ile heyecanlanıyordu. Nerede bahçeli bir ev görse kendini orada tavuklar, keçilerle hayal ediyordu.

Oya’ya neler olmuştu böyle?
Şehir hayatının en hızlı zamanlarından buraya nasıl gelmişti?
Ev hanımı olmayacağım derken nasıl da bunun isteğini duyar olmuştu?

Oya gençlik yıllarından beri gezmeyi, seyahat etmeyi hep severdi. Çokça çevresi ve farklı ortamlarda sosyal yaşantıları olmuştu. Evin dışında ne kadar aktifse evde o kadar pasif bir yaşantısı oluyordu. Evi otel gibi kullanıyor, kıyafetlerini bile ütülemeye zaman bulamıyordu. Evin sadece koridoru ve yatak odası arasında geçen günleri bile oluyordu. Evde yemek pişirmek külfetliydi. Alışveriş, bulaşık hepsi gözünde büyüyordu. Yaptığı yemeği bitiremiyor, eninde sonunda çöpü boyluyordu. Oya daha pazartesi gününden cuma akşamının organizasyonu yapar, asla boş geçirmezdi. Geceleri eğlence, gündüzleri başka etkinlikler. Aslında hafta içi bile akşamları eve girmek istemezdi. Hatta bir seferinde kuzeni geçici olarak onda kalmaya başlamıştı. Oya evde durmak istemediği için kuzenini de zorluyordu. Kuzeni ise “Bu evin kirası ödeniyor, hakkını verelim, evde kalalım.” diye espriler yapıyordu.                                                                            
                                                                         


Zaman o kadar hızlı geçiyordu ki onun için. Her şey çarpı iki modunda ilerliyordu. Bu kadar hızlı giderken bir akşam hayat ona “DUR” dedi.
Yine eve sığamadığı bir gece bilgisayarını ve çalışma notlarını alıp arkadaşının yanına gitmek için yola çıkmıştı. Zincirleme bir kazanın içinde bulmuştu kendini. Hızlı mıydı onu bile hatırlamıyordu. Sadece tek hatırladığı aracından çıkan dumanlardı. Kimseye bir şey olmamıştı. Ama Oya’da bir şeyler olmuştu.
O gün ve sonraki her gün…

Hayatın onu durdurması… Ve daha çok şey…
Oya önce yavaşlamayı sonra ise doğru zamanda doğru yerde olmayı öğreniyordu. Hayattan aldığı keyifler değişiyor, anlık yüksek ritimlerden ziyade basit seçimler yapıyordu. Günlük rutinleri nasıl basit ve kolay oluyorsa duyguları da öyle rahat oluyordu.
Hayatın içinde gizlenmiş yasaları deşifre ediyordu. Gizli ama burnunun dibinde olan…Değerli olan her şeyin gizlendiği gibi o yasalar da Oya’dan gizlenmişti. O yavaşladıkça, hayatı algılamaya başladıkça bir şeyler değişiyordu. İşaretleri görmeye başlıyor, problemlerinin kaynağının ne olduğunu deşifre ediyordu. Hayatında ona gerçekten iyi gelen şeyleri öğreniyordu.
Gerçeklikten uzaklaştığı dönemlerde hayatındaki ilişkilerin de sahte olduğunu öğrenmişti.

                                                                               


Sahteye yaklaşan gerçekten uzaklaşıyordu…
Oya da hayatında gerçeğe yaklaşmayı somuttan başlamıştı. Yediği yemekleri kendi yaparken, giydiği kıyafetleri seçerken, gezdiği yerleri belirlerken seçimlerini gerçekten yana kullanıyordu.
Rotası gerçeklik olanın varacağı yer sahtelikten uzaktır.
Oya için de rota yeniden oluşturuluyordu…
Kendini ve yolunu yeniden dizayn edenlerin yaptığı gibi…
 

    &

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir.


"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu






























Yorumlar

  1. Gülbin Avcı19 Ekim 2024 01:48

    Emeğinize sağlık ne hoş bir yazı olmuş. Yasalara uyumlu bir yaşam konforu🌸

    YanıtlaSil
  2. Ne güzel yazılmış. Kendin durmuyorsan hayat durduruyor seni.

    YanıtlaSil
  3. Oyanın yeni rotası ona huzur ve mutluluk getirsin.. hepimiz bazen yoldan çıkıyoruz.. tekrar doğru yola girmek dileği ile.. keyifli bir yazı olmuş.. kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  4. Kaleminize sağlık 🌸

    YanıtlaSil
  5. Bu hayatta en önemli olan şey; rota'nın ne olduğu değil midir? Çünkü tüm yol ona göre olacaktır, rotayı yanlış oluşturursak kim bilir ne kadar süremiz akıp gidecektir? insan kendisine sormalı bazen "bu gidiş nereye" diye...

    YanıtlaSil
  6. Uzun zamandır zihnimde bir durumdan rahatsızlık var...

    Size de sorayım: Biz bu dünyaya en az 8-5 masa basinda ya da herhangi bir iş yerinde çalışmaya mı geldik? İnsan baska türlü de hayatında yine fayda sağlayamaz mı? Sevmediğimiz bir işi niye yapıyoruz ki hem!

    YanıtlaSil
  7. Rotamızı doğruya güzele iyiye çevirmek dileği ile elinize emeğinize sağlık okurken nasıl bitti anlamadım keyifle okudum

    YanıtlaSil
  8. Çok güzeldi ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  9. Rotası gerçeğe dönmüş olanlardan eylesin RABbim hepimiizi 🤲🏻

    YanıtlaSil
  10. Hikaye tanıdık geldi :) Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder