Merhametin “Sen” Hali

Neden insanları düşünmek zorundayım ki?

Neden kendi ihtiyacım varken elimdekini birileriyle paylaşayım?

Neden ilişkilerimde alttan alan tarafta olayım?

Evet… Neden…?

Neden insan başkaları için zorunda olmadığı zahmetleri çeksin ki?

       
 
  
Çünkü insan ihtiyaç giderdiği kadar kendi ihtiyaçları karşılanır.
İnsanların büyük çoğunluğu önce kendi ihtiyaçlarını ve sonra da hep kendi ihtiyaçlarını karşılamakla ilgilenirler. Kendi maddi imkanları, manevi eksiklikleri… Bunlar tamamsa eğer sonrasında da bunları koruma, sonrasında üstüne dahasını ekleme derdi… İnsanların çoğunun sahip olduğu davranış özelliği…
Kim birilerini düşünmeden başkası onu dert edinmiş…
Kim elindekinden fedakarlık yapmadan birilerinin kıymetlisi olabilmiş…
Kim sürekli üste çıkmaya çalışarak haklı olmayı başarabilmiş…
Evet… Hiç kimse…
Çünkü hiç kimse sadece kendisini düşünerek ihtiyaçlarına ulaşamaz.

Her insanın ihtiyaçlarından birisi de merhamettir. Her insan merhamet arar iletişiminde ve ilişkilerinde. Ancak merhameti tavizlerle karıştırırız zaman zaman. Bir çocuk annesinin ona çikolata almamasını zalimce bulabilir, ailede birileri bunun çok merhametsizce olduğunu düşünebilir. Bir insanın her istediğini yapmak, zarar verecek olsa da ona istediğini vermek merhamet olabilir mi? Olamaz. Çünkü bazen insan kendisine iyi gelmeyecek şeyleri de isteyebilir. Üstelik yetişkin bir insan olsa bile bu istediğinin faydalı mı zararlı mı olduğunu ayırt edemeyebilir. Bazen hayatımızda var olmasını çok istediğimiz, yanında kendimizi iyi hissettiğimiz insanlarla bir arada olmak isteriz. O istediklerimiz bize zarar veriyorsa eğer yine de bu doğru bir istek midir? Bazen yetişkin olmasına rağmen insan bu ayrıma varamayabilir. Her istediğimiz şey bize fayda vermez. Bu nedenle insanın istedikleri arasında gerçekçi bir seçim yapabilmesi gerekir.
                                                                                                                                                

İşte insanın tüm zamanlarda değişmeyen ihtiyaçlarından birisi de merhamet duygusudur…

Merhamet bazen karşıdakinin istediğini yapmaktır. Zor durumda bir yakınımıza yardımda bulunabiliriz. Ancak merhamet bazen karşıdaki istese de istediğini yapmamaktır. Tıpkı bir çocuğun sürekli çikolata için ısrar etmesi olayındaki gibi. Böyle bir durumda bir ebeveyn nasıl tepki verir? Ya da küçük bir çocuk küçücük bir istekte bulunduğunda kim onu reddedebilir? Bu çok zordur. Peki bir şey ona zarar veriyorsa istediğini yapmak merhamet içerir mi? Hayır.  Bu nedenle gerçekten merhametli olabilmiş, doğru yerde “evet” doğru olmayan yerde “hayır” demeyi başarabilmiş insanların sayısı çok azdır. Bu iki cevabı doğru yerde verebilmeyi başarabildiğinde insan iletişimde de artık iyi bir seviyeye gelmiş demektir. Çünkü insanlar her istediklerini yapan birisini isterler, ama her istediklerini yapan kişiye hak ettiği değer vermezler.

İnsanlar faydayı isterler, ancak güzeli tercih ederler…Canları yandığında ise tekrar faydalı olanı ararlar.

Küçük çocuk dişi ağrıdığında kendisini hediyelere boğan, her istediğini yapanı değil onun gerçekten faydasını düşünen kişiyi yanında ister. İnsanın yaşı ilerlediğinde durum değişmez. Bu nedenle merhamet karşıdaki kişinin isteğine göre değil, onun gerçekten ihtiyacının olup olmamasına göre sağlanabilir.                                                                           


Gücü varken gücünü kullanmamak…
Söyleyecek çok sözü varken söylememek…
Elindekini paylaşma zorunluluğu yokken paylaşmak…
Kıyamadığı halde zararlı olduğu için karşıdakinin istediğini yapmamak…
Bunlar insanların çok azının elde edebildiği bir şeydir…
Merhametin merhamet olabilmesi için karşıdakine gerçekten bunun iyi gelmesi gerekir…
Merhamet dayanamayıp yapılan iyilikler, can yakmak için yapılan mahrum bırakmalar değildir…
Senin istediğin değil, sana iyi gelecek olan nedir…
Merhamet gerçekten SEN’i ve faydani düşünebilmektir…

    &

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir.


"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu












Yorumlar

  1. Okurken gözlerim doldu. Yüreğinize sağlık. O saf merhameti içimizde bulabilmek ve açığa çıkarabilmek dileğiyle…

    YanıtlaSil
  2. Ağzımızdan hiç düşürmediğimiz kelimelerden biri “merhamet”.. Halbuki anlamı üzerine ne kadar düşündük ki? Ne güzel ve düşündürücü bir yazı olmuş🌸

    YanıtlaSil
  3. Merhameti ne güzel anlatmışsınız, ALLAH razı olsun... Tüm bedelleri doğru zamanda doğru şekilde gerçekleştirmek dileğiyle

    YanıtlaSil
  4. Yazarın ellerine sağlık, aklımıza düşürdükleri için teşekkür ederiz..

    YanıtlaSil
  5. Ne yanlış anlamışız merhameti...
    Aydınlattığınız için teşekkürler 😌🌺

    YanıtlaSil
  6. Emeğinize sağlık🍀”Çünkü insanlar her istediklerini yapan birisini isterler, ama her istediklerini yapan kişiye hak ettiği değer vermezler.” Ne güzel söylemişsiniz.🌸

    YanıtlaSil
  7. En zoru da bu olsa gerek, anlık olarak kötü bilineceksin ama karşındaki insan toplamdaki iyiliğine kavuşsun diye buna katlanabilen esas merhamet sanırım…Emeğinize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  8. Ne güzel faydalı bir yazı olmuş ellerinize sağlık.... Bazen insan merhametli olacağım diye taviz verebiliyor... Tavizi merhamet merhameti taviz zannediyor.
    İşte epistemoloji böyle önemli bir ilim. Epistemoloji yapmadan yasalara ulaşamazsınız yasalara ulaşmadan strateji geliştiremezsiniz. Deneysel öğretinin ilkelerinden bir tanesi de anlaşılabilir olmalı. epistemoloji bu karışıklığı engelliyor. Kavramlar ayrıştığında kafa karışıklığı kalmıyor. O zaman zihin nasıl rahatlıyor... İşte deneyimsel öğreti bu kadar bilimsel bir öğreti. Bilimsel den daha bilimsel...

    YanıtlaSil
  9. Gerçek merhameti anlamak dileğiyle. Emeğinize sağlık 🌹

    YanıtlaSil
  10. Rabbim merhametlidir, merhametli olanı sever inşallah.

    YanıtlaSil
  11. Merhamet, buz dağının görünmeyen kısmı gibi derin bir anlama sahip. Biz gördüğümüz ya da gösterdiğimizi merhamet sanıyoruz, oysa ki görünmeyende ya da gösterilmeyende gizli o…
    Kaleminize sağlık hocam 🌸

    YanıtlaSil
  12. Merhamet karşıdakine iyi geleni verebilmek... Ne acıyıp çok vermek ne de mahrum bırakmak... İnci bir çizgi.. gerçek merhamete sahip olanlardan olmak duamız olsun... Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  13. İnsanlar öyle büyük boyutlarda kavram karmaşası yaşıyorlarki bu durum davranışlarını, hayatlarını doğrudan etkiliyor. Merhamet ve tavizi birbirine karıştırmak nelere yol açıyor. Kimleri nankörlükle suçluyoruz, ne kadar yok yere acı çekiyoruz..

    YanıtlaSil
  14. Merhameti hep bir seçenek sandık halbuki gerçek bir temeldi

    YanıtlaSil
  15. Adaletli algılama her yerde olmalı… Merhamette hele …

    YanıtlaSil
  16. "Merhamet"
    Nedense insan başkasına en çok merhamet eder (aslında merhamet ettiğini sanır) ama kendine merhamet etmez. Gerçekten merhameti bilmiş olsak önce kendimize merhamet ederiz.
    Güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  17. "Neden ilişkilerimde alttan alan tarafta olayım?" Bu cümleyi kullanan biriydim. Sonra anladım ki "insan ihtiyaç giderdiği kadar kendi ihtiyaçları karşılanır" mış.
    Güzel bir yazı, ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  18. "Neden ilişkilerimde alttan alan tarafta olayım?" Bu cümleyi kullanan biriydim. Sonra anladım ki "insan ihtiyaç giderdiği kadar kendi ihtiyaçları karşılanır" mış.
    Güzel bir yazı, ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  19. Merhamet karşıdaki kişinin isteğine göre değil, onun gerçekten ihtiyacının olup olmamasına göre sağlanabilir.
    .. Merhametli olabilmek dileğiyle...

    YanıtlaSil
  20. Merhametin benzerlerinden ayrıştırılması, tanımlanması ne kadar da kıymetli. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder