OTUZ BEŞ YAŞ

Yaş otuz beş yolun yarısı eder

Dante gibi ortasındayız ömrün

Delikanlı çağımızdaki cevher

Yalvarmak, yakarmak nafile bugün

Gözünün yaşına bakmadan gider

Lal lal lal la la la

Lal la la la laaa

Lal lal la la la

La lal la la la la

Lal la lala la la

Melda neşeyle mırıldanıyordu kendi kendine ve "Cahit Sıtkı Tarancı bu şiiri yazarken neler hissetmişti acaba?" diye düşünüyordu. "Herkes büyüdükçe, hayatta deneyim kazandıkça insan daha da olgunlaşır." diyordu ama Melda kendisini hep aynı hataları yaparken buluyordu. İş seçerken,  eş seçerken, arkadaş seçerken yok muydu şöyle ise yarayan kurallar, yöntemler? Yıllardır hayatını düzene koymaya çalışıyordu, beslenmesinden sporuna, hayatını daha iyiye taşımaya çalışıyordu ama yıllardır bir ileri iki geri gidip geldiğini hissetti. Hayatta başarılı olan insanlar nasıl doğru kararlar veriyordu acaba? Melda’ya göre başarı sadece iyi mevki sahibi olmak ya da çok mutlu bir evlilik sahibi olmak değildi. O hayatının her alanında bir denge tutturmuş insanları başarılı buluyordu.

Otuz beş yıllık hayatında bu yıl sağlık sorunları artmış ve arkadaşları ona check-up hediye etmişti, gülümsedi. Kendisinin dahi aklına gelmezdi bu hediye. Her doğum gününde oturur düşünürdü; "Neredeyim, nerelere geldim, bir önceki yaşımda neleri yapmak istemiştim, neleri yapabildim, neleri yapmasam da olurdu..." Bir nevi yıllık bir muhasebe hesabı.

‘Doğum günü günlüğüm’ ismini verdiği defterini aldı, son bir kaç yıldaki yazdıklarına baktı.  Yazdıkları hep almak istediği şeyler, gezmek istediği yerler ile ilgiliydi ama şairin de dediği gibi belki yolun yarısına yakın bir yerlerdeydi. Sağlığı biraz sorun çıkarınca, sağlığın, vaktin, ve gerçekten kendisine iyi gelecek şeyleri yapmaya çalışmanın biraz daha önemli olduğunu düşündü. Bu süreçte sanki hiç olmadığı kadar büyümüştü ve kendisine doğum günü notu yazmaya başladı:

"Sevgili doğum günü günlüğüm;

Bu yıl yapmak istediğim şeyler, almak istediğim şeyler, gezmek, görmek istediğim yerler illaki olacak. Ancak asıl istediğim şey: aldığım yanlış kararlar sonucu bozduğum sağlığımı ve dengemi bulabilmek, yaşam kalitemi arttırabilmek. Fark ettim ki; yeterince nerede yanlış yaptığım, nerede doğru yaptığım üzerinde düşünüp, değişiklikler yapabilirsem daha iyi olacağım. Bu yıl kendime bolca düşünme diliyorum."

Gerçekten de öyle değil miydi? Bir yemek tarifini tutturmaya çalışırken bile neler yaptım, nesi fazla olmuş, nesi eksik olmuş değerlendirip bir sonraki denemede minik düzeltmeler ile doğru kıvamı yakalayabiliyorduk. Hayatımızın her alanında da kıvamı tutturmak için "Denedim olmadı" ya da "Her şeyi mükemmel yaptım" demek yerine her zaman "Neyi daha iyi yapabilirdim?" ya da "Neyi yanlış yapmıştım da düzeltebilirim?" diye sorduğumuzda yaşadıklarımızdan bir çıkarım yapabiliyoruz.

 &

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir. 

Bu yazıyı beğendiyseniz benzer yazılarımızı  buradan okuyabilirsiniz.