BENİMKİ SADECE BİR VEFA BORCU...
İnsan nasıl anlatabilir ki!
İki kayanın arasında sıkışmışlığın zorluğunu…
Labirentin içinde kaybolmuşluğu ve çıkış kapısını bulamamanın zorluğunu…
Yolunu aydınlatacak bir ışığa muhtaç oluşunu.
İçinde bir ümit var, anlam arayışını nasıl anlatabilir ki!
Hayat zorlu bir yokuş,
Bu yokuşun içinde akıp giden zamanın ve bu zamanın ardından bakan sadece bir çift göz…
Çaldığın her kapının ardı boş…
Sürüden farklı düşünmek farklı arayışların olması ormanda tek yürümene sebep olan adımı nasıl anlatılır ki,
Hayatın bir anlamı bir amacı olmalıydı diye mi?
Ormanda tek başına yürümeyi gerektirir!
İnsan dilinde "Böyle geldik, böyle gider" der,
Keçi gibi dağa çıkıp, diken yemek istemem mi yalnızlığımın sebebi…
Yıllarımı aldı.
Kendime koyduğum hedefi,
Kendime koyduğum amacımı gerçekleştirmem bunları ben tek başına kalmayı kabul ettikten sonra ulaştım.
Ulaşmama vesile oldu,
Rehber oldu,
Yoluma sağlıklı bağlantılar kurmama yardımcı oldu.
Hedefime, amacıma ulaşırken kırmadan dökmeden adaletle ulaşmama yardımcı oldu.
Samimiyetimi artırmama,
Doğru yere konsantre olmama,
Doğru bedelleri oluşturmama destek olanı nasıl unutabilirim dostlar.
En zor zamanında çalan kapıyla gelen yardımı,
Gülen gözlerinin ardında içinde yanan ateşin ısısını söndüren o suyu,
Hangi acılardan sonra geldiğini,
Ümitler kesilmiş buz gibi olan kalplerin sıcak bir tebessüm ile ısınmasını,
Seni zor zamanında bırakmayanı onun zor zamanında bırakmamak olabilir miydi ?
Merhaba diyerek birleşen eller elveda diyerek ayrılmamalıydı…
Benimki sadece bir vefa borcu….
Hayat beni elemeden ben kendimi elemem…
Hayat bana dur demeden ben kendimi durdurmam …
Hayat bana geçmişi göstermiş bir kere O'nun bana her zorluktan sonra kolaylık verdiğine şahit olmuşum,
Her zorluklarda geri vites yapmak olmaz,
Bollukta ikramını gördüm bir kere kıtlıkta şikayetim olmaz, şükrüm artar…
Kimse olmasa da ben onu bırakmam.
Ben ona kalabalık ile varmadım ki,
Tek kaldığım da bırakayım.
İnsan tek olur ama yalnız olmaz,
Yalnız iken bulduğum kapıyı,
O kapıdan sonrasını ,
O beni bırakmadan ben bırakmam.
Gece uykunda akan gözyaşlarının ardından gelen mutluluğa vardıran O büyük gücü nasıl şimdi görmezden gelebilirsin ki?
Korkarım,
Çok korkarım;
O'nu üzmekten,
O'nu kaybetmekten,
O'na varan yolların kapanmasından.
Nasıl anlatabilir ki insan?
Anne baba, eş, çocuk, akraba yok.
Ama O var, hep oldu ve hep olacak.
Sadece tek bir adım, tek bir adıma gelen binlerce karşılık.
Şükrüm artar, boynum bükülür; küçülürüm, eğilirim ancak ve ancak sadece O'na…
Teslimim O'na…
Vardım bir kere dönemem asla…
Bilirim, kalbimi bilir O benim…
Bilirim, kimsem yok ama O benimle…
Bilirim, ben yalnız olsam da asla tek değilim.
İçimden derim…
"Sen beni yolundan döndürme" derim,
"Sen beni sensiz bırakma" derim.
Ben aciz bir insanım…
Ben nankör bir insanım…
Ben cahil bir insanım…
Ve eklerim, kalbimi işlerim ilmik ilmik
insanın insana vefası olmadığı bu dünya yapayalnız…
Yapılan iyiliklerin normalleştirilip unutulduğu zaman içindeyken…
O'nun bize yaptığı tüm iyiliklere,
İnsanın vefası başka nasıl olurdu ki!
Çok güzel çok samimi 💗
YanıtlaSilBaşka söze ne hacet.....
YanıtlaSilKalemine yüreğine sağlık güzellik yolun bahtin açık olsun bitanem 💞
YanıtlaSilEmeğinize yüreğinize sağlık
YanıtlaSilVefalı olanlardan olabilmek duası ile..
Çok güzel bir yazı kaleminize sağlık tam İhtiyaç olan zamanda geldi .İyi ki Allah var dedirten bir yazı.
YanıtlaSilSen beni yolundan döndürme" derim,
YanıtlaSil"Sen beni sensiz bırakma" derim.
Aminnn 🤲❤️❤️
Elinize emeklerinize sağlık…okumaktan keyif alınan ve zengin içerikli, merak uyandıran yazılar olmuş 🍀
YanıtlaSilNe kadar da samimi bir yazı 👏
YanıtlaSilYüreğine sağlık canım benim.
YanıtlaSil"Ben ona kalabalık ile varmadım ki,
YanıtlaSilTek kaldığım da bırakayım." Teşekkürler...