GERÇEK BİR HAYAT HİKAYESİNDEN ALINMIŞTIR
Hikayemiz
bir kahvaltı sofrasında başlıyor. Kuş sütünün bile eksik olmadığı bir sofra. Kahramanımız
holding sahibi, hem zengin hem yakışıklı, aşık bir koca ve ilgili bir baba.
Havuzlu evi, son model arabası, güzel bir eşi, dünyanın en güzel ve akıllı
çocukları, kapısında bekleyen silahlı korumaları var. Bunun yanında her an
tetikte olması gereken ayağını kaydırmak isteyen düşmanları da var elbette. Ama
gücü olduğu müddetçe karşısında titreyeni affetmeyen birine dönüşüveren bir
kişilik.
Yok
yok yok… Durun, durun!
Biz bu
hikayeleri çok duyduk, izledik. Sonunun nereye varacağını biliyoruz artık. Sıradışı,
bazen olanaksız, çoğunlukla absürt bir hikaye. Ama artık çok da
yadırgamadığımız. Hikaye gerçek ama hayatların gerçekle uyumsuz olduğu. Sanki
bir budayıcının gelip tüm gerçekleri budayarak yok ettiği, sahtelikleri sanki
bir gül gibi önümüze seren senaryolar.
Hadi
baştan alalım.
Şimdi
en gerçek hikayeyi izleyelim, hikayedekini seçen bir şeyler anlatmak istiyor.
Kimin için? Anlamak isteyen için, örnek almak isteyen için.
Bu
hikayeyi en güzel o anlatacak diye çok övülen biri Ahmet; hayatının hiçbir
evresi hiç çekici değil. Lakin onu seçen çok gerçekçi. Ahmet daha dünyaya
gelirken yetim kaldı, sonra da öksüz kaldı. Zengin bir ailede büyümedi, fakirdi.
O zamanlar bu özellikler reytingi getirmiyordu şimdiki yarışma programlarındaki
gibi. Düşünün; hem kimseyle yarışacak gücü yok hem de yeryüzünün en övülmeye
layık olanı. Belli ki baştan kazanmış.
En
hayırlısı. Okuması yok yazması yok ama herkesten çok ilmi var.
Düşünsenize;
düşünsenize demişken ne kadar da az düşünüyoruz, değil mi? Oysa insan
düşündükçe zekası açılır. Çobanlık yapmış bir çocuk. Özel okullara hiç
gitmemiş, özel okulu bırakın, okula dahi gitmemiş ama o öğretecek tüm kainata
ilmi, kitabı.
Görevine
çok razı. Biraz da kaygılı; "Ya
yapamazsam, ya anlatamazsam." diye onu takip edecek olanlara. Ama o hikayesine
çok inandı. İnsan ancak inanarak anlattığında ikna eder, biliyordu. Kendisinin
olduğu gibi, anlatacağı şeylerden de Emin’di. Yine de kaygılı idi.
İnandıramamaktan değil inanmayanın akıbetindendi kaygısı; merhametinden.
Sıradan
insanlar gibi yaşıyordu ama kendisi hiç sıradan değil. Hiç de popüler değil,
hiç övgü beklemiyor sadece yapması anlatması gerekenin en iyisini yapma
çabasında. Popüler olmak için başka yöntemler denemiyor, tribüne oynamıyor.
Samimi; yani anlattığı ile yaşadığı aynıydı. O yüzden çok inandırıcıydı
hikayesi.
Hadi
daha yakından tanıyalım.
O kötü
söz söylemezdi, daima düşünceliydi. Kimseyle çekişmez tartışmaz, her zaman
ağırbaşlıydı. Boş şeylerle uğraşmazdı. Dünya işleri için kimseye kızmaz,
gönlünü kırmazdı. Lüzumsuz yere konuşmaz, ümitli olanı ümitsizliğe düşürmezdi.
Konuştuğunda herkes etrafına toplanırdı. Hayırlı olmayan şeyler hakkında ise
konuşmazdı. Sıkıntısı olduğunda kabalaşmaz, bağırmazdı. Kötü kelimeler kullanmazdı. Konuştuğu kişinin yüzüne bakardı. Uzun uzun
konuşmaz, ne eksik ne de fazla konuşurdu. Tatlı ve berrak konuşması vardı.
Kimsenin
kusurunu araştırmazdı. Abartılı, sahte övgüleri kabul etmezdi. Gösterişten
hoşlanmaz, sade ve temiz giyinirdi. Kendi şahsı için asla öfkelenmez ve
kimseden asla intikam almazdı.
Sükunetle,
rahatça ve canlı yürürdü, iki yana salınmazdı. Bulunduğu mecliste ayrıcalıklı
bir yer bakınmaz ve oturmazdı. Kapısına gelip yardım isteyeni geri çevirmezdi.
Hüzünlü ve mütebbessimdi. Düşmanlarını affeder, bununla kalmaz onlara değer
verdiğini hissettirirdi. Kimseyi arkasından veya yüzüne karşı kınamaz ve
ayıplamazdı.
Bu
hikayenin reklam arası yok, gelecek haftaki fragmanı yok, sezon finali yok.
Final gününe kadar devam eden hep izlenmesi gereken bir hikaye.
Onun
öyküsü bir insanlık tarihi kadar uzun; yaşadığı eziyetler, davası için göze
aldıkları. Tüm bunları yaşarken altı evladını toprağa veren, yemek
bulamadığında karnına taş bağlayabilen, yamalı bir hırka dahi kendisine çok
görülen birinin hikayesi. Buna rağmen Rabbinden emindi.
Hatırlıyor
muyuz bu gerçek hayat hikayesini? Kimseden övgüyü istemese de onu seçen Rabbi
tarafından en çok övülen Ahmet’i. Rabbini en çok övmeyi bilen Hz. Muhammed’i.
Gerçeğin
temsilcisinden, elçisinden payına düşeni alan kaç kişiyiz peki?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir.
Hatırlayanlardan olmak ümidi ile kaleminize sağlık
YanıtlaSilHayatımızı kime göre neye göre yaşarsak daha mutlu daha başarılı oluruz ve toplamda fayda görürüz?
YanıtlaSilBu hayatta bizim en çok benzememiz gereken kişi model alacağımız her davranışıyla model alacağımız kişi...
Ona yaklaştığımız ölçüde doğruyuz uzaklaştığımız ölçüde yanlış.
Bu hikayeden kendimize çooook pay çıkarmak dileğiyle....teşekkürler
YanıtlaSilGerçek olan, en değerli olanı, en güzel örnek alınacak olanı ne guzel anlatmışsıniz. Çok teşekkur ederim Saģolun
YanıtlaSilÇok güzel... emeğinize sağlık:) her daim takip edenlerden olmak ümidiyle ....
YanıtlaSilO takısız yaşamanin, o bir insanı dinleyecegi vakit tek bedeniyle değil her şeyiyle samimi şekilde yapardı. O bedel ödediği Mekke'sini terk etmek zorunda kalandi. Doğru şekilde yaşamanin temsilcisiydi. O her şeydi, her şeyin içinde anlam ifade eden son peygamberdir. Rabbim bizlere hakikatin stilin de yaşamayı nasip etsin inşaAllah. Kaleminize sağlık 🤍.
YanıtlaSilElinize saglik.
YanıtlaSilGece gündüz izlenmesi gereken rehber. Selam olsun ona.
YanıtlaSilEn özelin hayatından gerçek hikayesi
YanıtlaSilMaşallah, yazdırana, yazana 🤲
Allah israf etmez. Kulunu, elçisini örnek olunacak, deneyim transferi alınacak kişiyi o kadar iyi yarattıki; hayatın her yerine o kadar güzel yakıştıki. O kadar güzel tepkiler, o kadar doğru tepkiler verdi ki hayatımızın finaline kadar model alabileceğimiz bir insan bin şükür.
YanıtlaSilçok güzel anlatmışsınız. Bu hikayeden örnek alınacak çok şey var. kaleminize sağlık
YanıtlaSilSelam olsun Ona. Elinize sağlık 🌸
YanıtlaSilBu hikayenin reklam arası yok, gelecek haftaki fragmanı yok, sezon finali yok. Final gününe kadar devam eden hep izlenmesi gereken bir hikaye.
YanıtlaSilStatü sahibi olunca burnu düşse yerden kaldırmayacakları insanlar dolu etrafımız belki de kendimiz. Örnek insanın özelliklerinden ne kadar uzağız...
YanıtlaSil