Kıyasla Gelen Mutsuzluk


 KIYASLA GELEN MUTSUZLUK

İnsan; bazen yalnız kalmak isteyen, bazen yalnız kalmamak için saçmalayan. 

Bazen de ne etrafında insanlar olsun isteyen, ne de yalnız kalmak isteyen.

Kıyasını yanlış yerden alan insan.

Hepsi aynı insan...

Günü, ayı, yılı değişen ve bunu kendisi göremeyen insan. 

Ailesine, komşusuna, televizyondaki karakterlere göre kıyas yapan

Kıyaslarında mevzu kendisi ise, en iyisini isteyen insan. 

Bir detaydaki aşırılık ilgisini çeken ve buna meyleden. 

En iyi uçan, en iyi yerin dibine giren, en iyi koşan, en meşhur, en iyi oynayan, en iyi takla atan, en iyi tatili yapan, en güzel olmaya çalışan, en çok sevilen, en çok harcayan, en çok gezen... 


Hep enlerde dolaşma isteğinde olup bocalayan insan.

Aşırılıp, her aşırılıkta bir zaafın oluşumuna sebep olan insan. 

Bir tarafında aşırılaştığında diğer bir tarafta oluşan zaaflarını göremeyen insan. 

Sanal dünyasında eğlenceye dalıp, gerçeğini unutan insan. 

Gerçek dünyada zora geldiğinde hemen kendi sanal dünyasına koşan insanla aynı insan.

Her şeyin zıddını var ettiğini göremeyen, anlayamayan insan.

Sanal aleminde var olmaya çalıştıkça, gerçek dünyada yok olmaya mahkum olan insan.

Cesaretini sahteye yükleyen ve sanal dünyasında aslan hisseden, gerçek dünyada ise kediye benzeyen insan. 

Kendini enlerde gören; en maksimum, en minimumda olmaya çalışan insan.

Kurulan düzeni anlamayan, kendi düzeni ile kıyaslamaya çalışan insan. 

Kendi düzenini kurmaya çalışırken enlerde gezinen insan.

Meğerse mesele ne maksimum ne de minimumda olmakta. 

Asıl değerli olan optimumda kalabilmekte.

Optimumu yakaladıkça mutludur insan. Optimumdan uzakta mutsuz olan, mutsuz edendir.

Kıyaslarımız neler, ne kadar uzağında yaşıyoruz kendi dünyamızın.

Ne kadar var olma çabasındayız süslü gösterilen başkalarının hayatında.

Sosyal medyada gördüğümüz hayatlar ne kadar gerçek?

İnsan başkasının hayatından ne kadar kıyas alıyor? 

Bu insanlar ne kadar çoğaldı hayatta. Tüm kuşaklar bir arada; X,Y ve Z kuşağında sarmal şekilde kıyaslar giderek artıyor. Kıyaslar gerçek insandan uzaklaşıyor ve insan da kendi gerçeğinden bir o kadar uzak kalıyor. Bu döngüde özünü arayan insan.

Özünü bulmak için çırpınan, çırpındıkça başkasına benzemeye çalışan insan. 

Benzedikçe kendini kaybeden, umduğunu bulamayan insan.

İnsan ne yaparsa kendine yapar, kıyasın değişmesi kendi özüne dönmenin başlangıç evresi.

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir.

Yorumlar

  1. İnsan sosyal medyada her şeyin en iyisini en güzelini en absürt halini bir kahraman olanını görünce dönüp evine bakınca o bende yok deyip mutsuz oluyor ve bu kıyaslar beni mutsuz ediyor hayatımda. Oysa ki benim imkanlarım bana yetiyordu benim ihtiyacı olan her şeyim vardı. Ama en en en olanını gördüğüm zaman kıyas mekanizması çalışıyor. Halbuki kıyas mekanizmasını koymam gereken yer neresiydi? Kendimi kendimle kıyaslamam lazım . Dünümden daha iyi durumda mıyım?
    Her insan kendi dününe bakmalı. Ama ben hep başkalarına bakıyorsam o zaman mutsuzluğu da hak ederim. 🌸

    YanıtlaSil
  2. Dengenin, dengede olmanın kıymetini bilmeyen insan..

    YanıtlaSil
  3. İnsana bu hayatta hep DAHA peşindedir, zihin ise kıyasla çalıştığı için Daha ile kıyası yanlış yerde birleştirdiğinde kendine oyun başlatıyor...

    YanıtlaSil
  4. Kıyas eşittir mutsuzluk

    YanıtlaSil
  5. Ancak bagımlılıklarından kurtulabilen insan gerçek özgürlük ne demkmiş anlayabiliyo ...
    Mesele optimumda kalabilmek💗

    YanıtlaSil
  6. merve buyuran16 Mart 2023 15:01

    kıyas insanın hayatını mahvedebilen bir şey. insan kıyas yaparak kendine zulüm ediyor ama farkında bile değil. yazarın emeğine sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder