HAYATIN ANLAMI ÖZGÜRLÜK
Nermin bu sabah
yine uyuyakalmıştı. Gözlerini açtığında saat sekizi kırk geçiyordu. Mesaisi çoktan
başlamıştır bile. Bir anda fırladı yataktan "Of yine mi saatin alarmını
kapatıp uyumuşum." dedi. Çoğunlukla yaşanılan geç kalma hikayesi kaldığı
yerden devam ediyordu. Servis kaçırmıştı, işe gideceği bir aracı da yoktu.
Nasıl gidecekti çalıştığı şirkete? Düşüncelere daldı, hesap yaptı, bu ay o
kadar çok harcama yapmıştı ki. En büyük harcama kısmını da ulaşım
oluşturuyordu.
Oysa ki, işyerine servisle gidip gelebilir böylece ulaşım sorunu olmazdı. Sadece zamanında uyanabilmesi yeterliydi bunun için, ama maalesef son zamanlarda bunu gittikçe yapamaz hale gelmişti.
"Bir insan ayda on iki kez işyerine geç gider mi, mesai başladı, patron geldi, bir tek Nermin hanım teşrif edemedi, neden acaba?" Kulağında bu cümleler yankılanıyordu…
İnsan kaynaklarından Özge Hanım; zaten bu kadın bana taktı,
benim hata yapmamı bekliyor sanki her gün diye mırıldandı.
Dün akşam tüm gardırobunu yine yatağın üzerine indirmişti yarın ne giysem diye düşündü,
kombin yapamadı kendine. Sonra sıkılıp kalktı mutfağa geçti ve bir kahve aldı
eline hayallere daldı.
Evde ne çok yapılması gereken iş vardı, kış gelmişti artık üşümeye başlamıştı. Mevcut kışlık kıyafetleri artık olmuyordu. Birkaç elbiseyi denedi ama olmadı. Of, ne çok kilo almıştı. Hayat her yerden üzerine geliyordu sanki Nermin'in. Büyükşehirde yaşamak, yalnız olmak, hep koşturmak zorunda kalmak… Bunlar ne zaman son bulacaktı?
Evin içinde bile
hakimiyeti yoktu. Kedisi 'Süslü' yine ortalarda yoktu. Geçen sefer iki ay ortadan
kaybolup tekrar dönmüştü eve. Acaba Süslü de mi kaçmıştı Nermin'den. Benden
sıkılmıştır dedi ve aynaya baktı: "Ben bile kendimden sıkıldım, kedi ne yapsın
benimle."
Vakit ilerliyordu, Nermin ne işe gitmek istiyordu, ne de dışarı çıkmak. Balkonda, buz gibi hava tüm gerçekleri sanki yüzüne çarpıyordu. Sokaktaki ağaca takıldı gözleri, birkaç yaprak kalmıştı dallarında. En üst dalda sımsıkı duran bir yaprak takıldı gözüne. Kopmamıştı hayattan, rüzgara, soğuğa ve diğer düşen tüm yapraklara rağmen.
Yaprak dala
tutunmuştu, kopmuyordu. Saate gitti gözleri; "Saat dokuz buçuk olmuş," dedi. "Haydi
Nermin, tutun hayata, kalk ve başla yeniden ama sımsıkı..."
"Bugün, bambaşka
bir gün benim için. Değişime evden
başlıyorum ve bunu hemen yapıyorum. Önce bana yük olan ne varsa listelemeliyim," dedi ve
dediğini yapmaya başladı heyecanla.
O gün kendine
izin verdi işe gitmedi ama miskinlik de etmedi. Evinde yük olan kullanmadığı
tüm eşyaları paketledi. Ne kadar çok gereksiz ve işe yaramayan eşyası varmış
meğer. Sadece odayı değil, hayatını da daraltmış meğer bunlarla. Rahat nefes almak, hayatın anlamını kavramak istiyordu. Nereden başlaması gerektiğini bulmuştu
Nermin. Kendinden başlamalıydı, kendini özgürleştirmeliydi. Özgür olmak,
önce evin içinde özgür olmak.
Hayatın anlamı özgürlük, özgür olmak, özgür yaşamak...
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla çocuğuyla nasıl daha iyi bir ilişki kurabilir, eşiyle nasıl mutlu olabilir, patronuyla iş arkadaşıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabiliri öğrenir.
Hayatın anlamı... Bir defa gelip geçeceğimiz yerde yeterince özgür müyüz?
YanıtlaSilZihin rahatsa biryerlerde takılı kalmamışsa en büyük özgürlük işte:)
YanıtlaSilİnsan vazgeçebildikçe özgürleşiyor. Vazgeçmeye evdeki eşyalardan başlamak mantıklı:) elinize sağlık..
YanıtlaSilDünyaya ne kadar da çok kök salmışız. İşimiz işimiz çocuklarımız evimiz sahip olduğumuz diğer eşyalar hepsi derinlere kadar kök salmışız. Birkaç saat durup geçeceğimiz bu yerde kalıcı olmaya çalıştıkça özgürlüğümüzde elimizden alınıyor. kimin tarafından? Kendim.
YanıtlaSilHayatın içinde yolda olmak. Sadece soruları doğru yanıtlamak ve yola devam etmek.Tutunmadan sahip olmadan misafir özeninde yaşamak. Varmak için çıktığı hedefi unutmadan. Gelişerek dönüşerek yürümek.Ertelemeden,zorlastirmadan, gücünün yettiği kadar çabada olmak.Yolun sonunda iyi ki diyebilmek umuduyla...
YanıtlaSilHayatımızda bizi meşgul eden ne kadar az somutluk varsa o kadar çok özgürüz... emeğinize sağlık
YanıtlaSilYazı bitince odada şöyle bir etrafıma baktım da...Özgürleşmem gereken pek çok şeye rastladım. Teşekkür ederim 👌
YanıtlaSilÖzgür olmayı başarabilmek...
YanıtlaSilTüm fazlalıklarımızdan sırtımızda gereksiz yere taşıdıklarımızdan kurtulabilmek ümidi ile🤲🏻
minimalist yaşam az ile yetinebilmek insanın hayatını toparlamasını sağlıyor. nermin gibi fazlalıklardan arınabilmek duası ile..
YanıtlaSil