Beni Yıka

BENİ YIKA

“Saç diplerim bile ağrıyor doktor,” dedi. Elini saçına götürecek enerjisi bile yoktu. Salgından o da nasibini almış ve hayatının en ağır gribini yaşadığını söylüyordu. Vitaminler, ilaçlar verdi ve bol bol istirahat etmesi gerektiğini söyledi doktor. 

Üzerinden bir hafta geçmiş artık yavaş yavaş kalkarken tüm ev nasıl da kirli diye ağlamaya başladı Oya... Baktığında kendisinden başka kimse yoktu. dağınık olan sadece yatağıydı... Doğru düzgün bir şey yemediği için bulaşık da yoktu, oraya buraya bırakılan kitaplar da... Kanepede oturma izi bile yok olmuştu. 

Peki ne oluyor da Oya evin temizlenmesi gibi bir şeyi kalbine koca bir dağ gibi yük yapıyordu? 

Sosyal medyada paylaştığı yeşilçay bardağının altına yazılan "Geçmiş olsun"lara acı acı baktı. Öylesine bir kalabalık ama öylesine yalnız hissediyordu ki... Bir çorba bile yapmaya gelmemişti kimse. Kapıdan halini hatrını soran olmamıştı. 

Neyse en iyisi temizlik yapmaktı. Daha geçen hafta boşaltılıp tekrar düzenlenen çekmeceler, dolaplar, sandıklar açıldı. Sandıkta anneciğinin pasta tarif defteri vardı. Eski günlerini anımsadı, annesinin  kıyır kıyır yaptığı elmalı kurabiyeyi çok severdi. Kazağını kıvırıp içine doldurduğu bu nefis kurabiyeleri koşarak Azra ile paylaştığı anılar canlandı gözünde. 

“Keşke o günlere dönebilseydim.” derken yuvarlandı yaşlar gözlerinden... “Dönebilmiş ve tekrar bu zamana gelmiş olsaydım, neyi değiştirirdim?” diye bir soru düştü aklına. Düşündü Oya, hakikaten gerçekten özlediği şey neydi?

Kurabiyelerimi paylaşmaya devam ederdim...

Sadece Azra ile değil, tüm çevremle. Hatta kurabiyeyi yapan ben olurdum. “Kirlenir her yer” demeden çağırır ikram ederdim sevdiklerime. “Offf çok uzak, kim gidecek şimdi, dünyanın öbür ucu.” demez, kurabiyelerimi alır giderdim. 

“Bu değerler yerini kuru telefon aramalarına, ruhsuz mesajlara, samimiyetsiz videolara bıraktı.” diye geçirdi içinden. Sosyal medyada bir çok arkadaşı vardı ama realiteye gelince en zor zamanında bile kapısını çalan yoktu. Bu insanın canını acıtırdı elbette. “Belkide iç dünyamda temizleyip düzenleyemediğim bu ilişkileri, dışarıyı fazladan temizleyerek kapatmaya çalışıyorum.” dedi. Birden temizliği bıraktı. Annesinin pasta tarifi defterinden elmalı kurabiye tarifini buldu ve yapıp Azra’ya gitmeye karar verdi.

İki haftadır yerinden oynatmadığı arabanın camları tozla dolmuş, mahallenin afacan çocukları “Beni Yıka :) ” yazmışlardı. Gülümsedi Oya...

Yıkamalıydı insan hayatını.. İhtiyacı olmayan eşyalardan, gereksiz konuşmalardan, zarar veren uğraşlardan, insanlardan...

Ya da zihnini yıkamalı mesela... Ona zarar veren düşünceleri, umutsuzluğa düşüren fikirleri, faydası olmayan bilgileri yıkamalıydı..

İlla yıkayacaksa insan ilk önce kalbini yıkamalıydı...

Yorumlar

  1. ve bunu okuduktan sonra nereye dalıyoruz, çekmecelereee :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 😂😂😂 aynı şeyi düşündüm 🤗🙈

      Sil
  2. Beynini, kalbini, çevresini yıkamalı gerçekten insan. Elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  3. Cuma mesajları bayramlar geçmiş olsunlar taziyeler ne kadar kolay bir tık la giden samimiyetsiz mesajlar.. çok güzel anlatılmış teşekkürler 😊

    YanıtlaSil
  4. Gülbahar Yurdusever25 Kasım 2022 11:33

    Kalp nasıl yıkanır? Kalp temizliği nasıl olur? İyilikle... Paylasmakla... İyi ilişkiler kurmakla...

    YanıtlaSil
  5. Guzel bakış açısı ellerinize kaleminize sağlık👏

    YanıtlaSil
  6. Temizlenmeye, arınmaya önce içimizden başlamalı… Kaleminize sağlık çok güzel bir yazı olmuş. 👏🏻

    YanıtlaSil
  7. İlk önce tebrik ediyorum güzel bir farkındalık oluşturmuş ilk önce kedi benliğimizi düzelmek gerek

    YanıtlaSil
  8. İlla yıkayacaksa insan ilk önce kalbini yıkamalıydı...

    YanıtlaSil
  9. Maşallah ne güzel... önce kalbini yıkayarak başlamalı insan.
    yakından uzağa doğru
    önden arkaya doğru
    somuttan soyuta doğru
    temizleye temizleye gitmeli. Sadeleşerek ve gerçeğe daha yakın hala gelmeli. O zaman daha huzurlu olur değil mi?

    YanıtlaSil
  10. Elinize sağlık. İnşallah biz de o boş kalabalık olmayız.

    YanıtlaSil
  11. Sahteyi sahte dünyada paylaşınca nasılda çoğalıyor sahtelikler , mutluluğu bile sahte ve geçici .ama gerçekleri gerçek dünyada paylaşınca nasılda çoğalıyor gerçeklikler , mutluluğu bile gerçek ve kalıcı... emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  12. Şimdi kalkıp işe koyulmaz vakti sanırım

    YanıtlaSil
  13. Ellerinize sağlık 🌿

    YanıtlaSil
  14. İç dış yıkama 🥰

    YanıtlaSil
  15. Ah bu sosyal medya... bütün marifeti ve dostluğu silip süpürdü. Gerçekten geçmiş olsun, iyi bayramlar... Gerçekten bayram ama ben iyimiyim? Kimin umrunda. İnsan kendini kandırır aslında. Merak eden ve beni bilen sesimi duyar duymaz koşar. Biz ne zaman gerçek dostluğumuzu geri kazanacağız? Biz ne ara bu hale geldik?Allah razı olsun hocam. Kaleminize sağlık. Hep unutuyor insan.

    YanıtlaSil
  16. Merve buyuran16 Mart 2023 21:17

    Paylaşmadıktan sonra fazla olan hiç bir eşyamızın faydası yok. Paylaşmak ne büyük nimet. Elinize sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder